Rezaın Mahîyyeti Ve Hürmeti Müstelzim Miktarı :

Rezaın Mahîyyeti Ve Hürmeti Müstelzim Miktarı :


269 - : Lûgatta süt emmek, meme emmek mânâsına olan reza, şer'an : «Bir kadının sütünün vakti mahsûsunda bir çocuğun midesine gitmesinden ibarettir. Bu reza, nikâha manidir. Şöyle ki:

Süt ana sayılacak bir kadın, dokuz yaşından daha küçük olamaz. Fakat bu kadının bikr veya sinni iyase vâsıl olup olmaması müsavidir.

Süt de çocuğun midesine gerek ağzından ve gerek burnundan vâ­sıl olsun ve kendisine gerek meme ile ve gerek emzik ile verilsin müsa­vidir. Bu sütün az bir miktarda olmasile çok miktarda bulunması ara­sında da fark yoktur. Herhalde hürmet sabit olur.

270 - : Suya, ilâca veya hayvan sütüne katılmış olan kadın sütü haltında galibiyete itibar olunur.

Binaenaleyh bir kadının sütü, karıştırdığı suya vesaireye galip veya müsavi olursa onunla reza sabit olur. Fakat taam ile karıştırılmış olan kadın sütü, galip ve gayri matbuh bulunsa da bununla reza tahakkuk etmez.

Kezalik : bir kadının sütü peynir, yoğurt veya ayran yapılıp çocuğa verilse bununla reza hükmü sabit olmaz.

Kezaîik : aşağıdan hukne suretile verilen veya kulağa, ihlile, baş yarığına akıtılan sü*e de itibar olunmaz. Bu meseleler, Hanefiyyeye gö­redir.

« (Mâliktlere göre henüz bikr veya doğuramıyacak bir yaşta ihti­yar veya henüz mükarenete mütehammil olmıyacak derecede küçük bu­lunan kızların ve kadınların ve memesinde süt bulunduğu malûm olan ölmüş bir kadının sütlerile hürmet sabit olur.

Kezalik : bir kere emzirilen veya bir kab ile kendisine süt içirilen çocuğun cevfüne giden veya boğazına gidip de geri gelmiyen en az bir miktar süt ile de hürmet tahakkuk eder.

Hukne suretile verilen süt, çocuğu bir defa doyuracak miktarda bir gıda teşkil ederse bununla da hürmet sabit olur ve illâ olmaz. Bidayetül'-müctehid. Şerhi Ebil'berekât.)

(Şafiîlere gelince bunlara göre reza'ile nikâhın memnuiyeti sabit olmak için bir takım şartlar vardır. Ezcümle :

(1) : Rezî, kendisine süt verildiği zaman tam diri olmalıdır. Ölü veya bir cerh sebebile mezbûhane harekette bulunur bir halde olursa reza', muteber olmaz.

(2) : Süt veya onunla yapılan ekmek vesaire çocuğa en az beş defa müteferrik surette verilmelidir. Her def asındaki miktar gerek az ve ge­rek çok olsun müsavidir. Bu hususta şer'an ve lûgaten bir had, bir muay­yen zabıta yoktur, elverir ki bunlar Örfen başka başka süt veya gıda ver­mek sayılsın.

Meselâ : çocuk, memeyi emerken bıraksa veya mür'ziası tarafından bıraktırılsa da tekrar ağzına alarak emse bunlar iki defa süt emmek sa­yılır. Velev ki her defasında ağzına birer katre gitmiş olsun.

Fakat çocuk, oynamak veya nefes almak veya tıkanmak gibi bir sebeple memeyi ağzından çıkarıp derhal yine ağzına alsa veya bir me­meyi bırakıp ayni şahsın diğer memesine geçse veya hafifçe uyuşa rez'-alar = süt vermeler, örfen teaddüt etmiş sayılmaz.

(3) . Süt veren kadın, bu esnada tamamen berhayat bulunmalıdır. Binaenaleyh ölü olan veya bir cerh neticesinde ölmek üzere olup mezbûhane hareketlerde bulunan bir kadının sütü ile hürmeti reza' sa­bit olmaz. Çünkü o süt, hıl ve hürmetten münfek, hitab salâhiyetinden mahrum bir cüsseden ayrılmış olmakla behîme sütüne benzer bulunmuş olur. Nitekim* böyle bir kadına tekarrüb ile hürmeti müsahere de sabit olmaz. Şu kadar ki, eimmenin ekserisi, bu süt ile hürmetin sübutüne kail olduklarından bu babda ihtiyata riayet evlâdır. Aksi surette hare­ket, şiddetli bir kerahetle mekruhtur.

Fakat böyle bir kadının sütü, bu halinden evvel bir kab içine alın­mış olur da bundan bilâhare çocuğa beş defa veya beşinci defa olarak verilirse bununla -esah olan kavle göre- hürmet sabit olur.

Kezalik: Bikrin, kendisine mukarenet vukubulmaksızın sütü nebe-an eden bir kadımn aüdile de reza1 hükmü tahakkuk eder.

Kadının sütü, su ile mahlut olunca bakılır: Eğer süt galib ise veya mağlûp olduğu halde hepsi birden beş defada veya beşinci defada ola­rak içirilmiş ise -ezher olan rivayete göre- hürmet sabit olur.

Kezalik: kadının stitile peynir olarak veya bu sütün kaymağı veya yağı alınarak çocuğa yedirilse bununla da tegaddî hâsıl olacağından hürmet tahakkuk eder. Elverir ki, mahlut olan süt, çocuğa velev ki pek az az olarak beş defada verilebilecek bir miktarda bulunsun. Tuhfetül'muhtac.)

(Hanbelî fukahasma gelince bunlara göre bikrin ve gebe olmamış bulunan kadımn sütile rezâ' hükmü sabit olmaz. Çünkü bunlar nadir­dir, bunlar iîe çocukların tegaddîsi hususunda bir âdet carî değildir. Belki bunlar hakikaten süt olmayıp seyelân eden birer rutubetten iba­rettir. Bunlar erkeğin ye behîmenin sütlerine^ müşabihtir.

Bir de rezâ' ile hürmeti nikâhın sübutü için kadının sütü, çocuğun boğazından cevfine vâsıl olmalıdır. Çocuk, sütü ağzına alır da sonra dışarıya atarsa veya süt, çocuğa antikan yapılırsa bununla hürmet sa­bit olmaz.

Kezalik: çocuk, rezâ' müddetinde en az beş defa süt emmiş bulun­malıdır. Çocuk, süt verenin memesini bir kere emip de herhangi bir se­beple ağzından çıkardıktan sonra tekrar emmeye başlasa ikinci bir em­me vticude gelmiş olur. Bir memeden diğer memeye intikal de böyledir. Maahâza İmam Ahmedden diğer rivayetlere nazaran bir defa veya üç defa emmek de razâm hürmeti için kâfidir.

Peynir haline getirilmiş olan kadın südile de rezâ1 hükmü tahak­kuk eder. Çünkü bu, çocuğun midesine gidince semizlenmesine, kemikle­rinin nemasına yardım eder.

Kezalik: taam ile, su ile veya saire ile karışıp üç vasfı, yani: rengi, tadı, kokusu baki bulunan bir kadın südile de hürmeti rezâ', vücude gelir. KeşşafuTkınâ'. NeylüTmeareb.)

(Zâhiriyye mezhebine gelince: tbni Hazm diyor ki: Hürmeti mu-cib olan rezâ', her biri diğerinden ayrı olmak üzere en az beş defa süt emmektir. Her biri, çocuğun açlığını gidermeye medar olabilecek suret­te be§ defa memeyi mas ederek süt emmek ile de bu hürmet, vücude gelir.

Hürmeti rizâ1, ölmüş, bir kadının sütünü emmekle de tahakkuk eder.

Bununla beraber süt emen çocuk, sütü bizzat süt veren kadının memesinden emmelidir. Şayet bir kadının sütü, bir kab içine sağılarak içirilse veya memesi çocuğun ağzına sağılsa veya sütü bir taama ka-

rıştmlarak yedirilse bunlar ile hürmeti rizâ1 sabit olmaz. Velev-ki bu, o çocuğun uzun bir müddet gıdası olsun. Elmuhallâ.) [29]